Resmi verilere göre organik ürünlerin ihracatı 2014 yılında 78 milyon dolara yükseldi; ancak bu sadece buz dağının görünmeyen kısmı. Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Nurettin Tarakçıoğlu katıldığı fuar sonrası konuyla ilgili çarpıcı açıklamalar yaparken, Türkiye’nin organik tarımdaki potansiyelinin de altını çizdi.
Türkiye’de üretilen organik ürünler günden güne artarken, bu ürünlerin dış pazardaki popülaritesi de artıyor. Her sene Almanya’nın Nürnberg kentinde düzenlenen Biofach Dünya Organik Ticaret Fuarı’na bu sene 16. Kez katıldıklarını söyleyen Tarakçıoğlu, Ege Bölgesi’nin Türkiye’nin organik üretiminde büyük payı olduğunu vurgularken, ilk organik ürünlerin de 1987 yılında bu bölgede gerçekleştiğini de hatırlattı.
Bugün Türkiye’de üretilen organik ürünlerin çeşidi de, ihracatı da gitgide artıyor. Ege Bölgesi’nde üretimi gerçekleşen organik kuru kayısı, üzüm ve incir gibi organik kuru ve kabuklu meyveler, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar, odun dışı orman ürünleri, zeytin ve zeytinyağı, kuru domates ve domates konsantresi, konserve ve salamura meyve ve sebzeler, meyve suyu, püresi ve konsantresi, yarı kuru meyve ve sebzeler, IQF ve dondurulmuş meyve ve sebzeler, un, çay gibi gıda ürünleri dış pazarda da alıcı buluyor ve oldukça talep görüyor.
İhraç edilen ürünlerin kaydı konusunda üreticiler dikkatli olmalı
Organik ürünlerin üretimi dışında dış ticaretinde de Türkiye’nin payı oldukça büyük. Katıldığı fuar sonrası çarpıcı açıklamalar yapan Tarakçıoğlu’nun dedikleri, Türkiye’nin organik ürün ihracatında saklı olan bir gerçeği de gözler önüne seriyor. Tarakçıoğlu’nun açıklamalarına göre şu an resmi verilerde ihracat payı 78 milyon dolar olan bu ürünlerin asıl ihracat değeri 350 milyon doları buluyor. Bu değerin açığa çıkamaması ise firmaların ya da gümrükçülerin önemli bir detayı gözden kaçırmalarından kaynaklanıyor.
Türkiye’nin organik ürünleri, dış ticaret sisteminde ‘ihracatı kayda tabi ürünler’ sınıfında yer alıyor. Türk firmalarının ya da gümrükçülerin, ürünlerin ihracı aşamasında ‘e-birlik’ sistemine girip ürünlerini organik ürün olarak belirtmeleri gerekiyor. Üreticilerin bu detaya dikkat etmesiyle birlikte, dış pazarda verimliliğiyle çoktan sınıfı geçmiş olan Türk organik ürünleri sayesinde, Türkiye’nin de dış pazardaki ihracat değeri de hakettiği yere gelecek.