Bilim insanları verimi en üst düzeye çıkarmak ve çevresel etkiyi en aza indirmek için dünyadaki başlıca gıda ürünlerinin nerede yetiştirilmesi gerektiğini gösteren bir harita çıkardı. Bu harita ile birçok tarım ürününün üretim yeri değiştirilerek karbon emisyonunun büyük oranda azalması ve biyoçeşitliliğin artması amaçlanıyor.
Son 40 yılda vahşi canlı yaşamının yüzde 60’ının insan faaliyetleri kaynaklı yok olması ve dünya ekonomisinin 1997-2011 döneminde yıllık 5,5-10,5 trilyon euro büyüklüğünde ekosistem hizmetini arazi bozunumu nedeniyle kaybetmesi tarımsal üretimi de derinden etkiliyor. Bu soruna bir dur demek adına çalışan bilim insanları verimi en üst düzeye çıkarmak ve çevresel etkiyi en aza indirmek için dünya tarım haritasını yeniden tasarladı. Yeniden tasarlanan dünya tarım haritası, ABD'nin orta batısındaki mısır kuşağı çevresinde ve Sahra Çölü'nün güney kısmında yeni tarım alanlarının oluşturulabileceğini gösteriyor. Aynı zamanda Avrupa ve Hindistan'daki büyük tarım arazilerinin doğal yaşam alanlarına geri döndürülmesi durumunda biyoçeşitliliğin artması amaçlanıyor.
Karbon emisyonu yüzde 59 oranında azalabilir
Ekili alanların küresel olarak yeniden konumlandırılması şu anda güç olsa da bilim insanları gelecekte bu model ile küresel karbon etkisinin yüzde 59 oranında, biyoçeşitliliğin etkisinin ise yüzde 77 oranında düşeceğini öngörüyor. Oluşturulan haritaya göre kötü durumdaki ekili alanların sadece yüzde 25’inin yerini değiştirmenin bile büyük bir değişime yol açacağı söyleniyor.
Tatlı su kullanımı yerine yağmur damlaları
Tarımsal üretim şu anda küresel tatlı su kullanımının yaklaşık yüzde 70'inden sorumlu ve bu durum kuraklıkla boğuşan dünyanın birçok yerinde içme suyu sıkıntısına neden oluyor. Yeniden tasarlanan harita ile aynı zamanda yağmur suyunun daha etkili bir şekilde kullanılması sağlanıyor. Sulama ihtiyacını da bu şekilde ortadan kaldırmayı amaçlayan bilim insanları böylelikle suyun eşit bir şekilde dağıtılmasını ve daha efektif kullanılmasına olanak tanıyor.
Araştırmacılar yaptıkları bu çalışmada dünyadaki ekili alanların dörtte üçünden fazlasını oluşturan buğday, arpa ve soya fasulyesi de dahil olmak üzere 25 ana mahsulün mevcut küresel büyüme alanlarını kullandılar.